Erişkin Ruh sağlığı

TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU

Çoğumuz bir travmatik olaya şahit olmuşuz veya yaşamışızdır. Zamanla, yas dönemi geçer, acı azalır ve hayat normal halinde devam eder. Çoğumuz travmatik olaydan sonra kendimiz iyileşiriz fakat bazı kişiler travmatik olaydan sonra aylar, hatta yıllar geçse de iyileşmeyebilir ve travmadan kaynaklı aşırı stres veya kaygı yaşamaya devam edebilir. Travma sonrası stres bozukluğu öncesi kişi, gerçek bir ölüm ya da ölüm tehdidi, ağır bir yaralanma veya kendisinin ya da başkalarının fizik bütünlüğüne bir tehdit olayını yaşamış böyle bir olaya tanık olmuş ya da böyle bir olayla karşı karşıya gelmiştir. Kişinin tepkileri arasında aşırı korku, çaresizlik ya da dehşete düşme vardır. Çocuklar ise bunların yerine dezorganize veya ajite davranışla tepkilerini dışa vurabilirler. Travmatik olay sürekli yeniden yaşanır. Olayın elde olmadan tekrar tekrar anımsanan ve sıkıntı veren bir biçimde rüyada görülür. Travmatik olay sanki yeniden oluyormuş gibi davranılır ya da hissedilir. Travmatik olayın bir yönünü çağrıştıran ya da andıran iç veya dış olaylarla karşılaşma üzerine yoğun bir psikolojik sıkıntı duyurulur ve yoğun bir fizyolojik tepki gösterilir. Travmaya eşlik etmiş olan düşünce, duygu ya da konuşmalardan kaçınma çabaları; travmanın önemli bir yönünü anımsayamama; önemli etkinliklere karşı ilginin ya da bunlara katılımın belirgin olarak azalması, insanlardan uzaklaşma ya da insanlara yabancılaştığı duyguları, duygulanımda kısıtlılık, bir geleceği kalmadığı duygusunu taşıma görülebilir. Bu belirtilerden en az üç tanesinin görülmesi gerekmektedir. Uykuya dalmakta ya da uykuyu sürdürmekte güçlük; irritabilite ya da öfke patlamaları; düşüncelerini belirli bir konu üzerinde yoğunlaştırmada zorluk çekme;  hipervijilans; aşırı irkilme tepkisi gösterme görülebilir.Yukarıdakilerden en az ikisinin bulunması ile belirlenir.

Tanı Kriterleri

A. Travma

1- Ölüm ya da ölüm tehdidi, fizik bütünlüğüne yönelik tehdit veya buna şahit olmak.

2- Travma sırasında korku, çaresizlik ya da dehşete düşme var.

B. Yeniden yaşama (tekrarlama)

1- Olayı sık sık düşünme

2- Sık sık rüyada görme

3- Olay yeniden oluyormuş gibi hissetme

4- Olayı hatırlatan iç ya da dış olaylarla karşılaşınca sıkıntı

5- Olayı hatırlatan iç ya da dış olaylara fizyolojik tepki verme

C. Olayı hatırlatan uyaranlardan sürekli kaçınma

1-Travmaya eşlik etmiş düşünce duygu ya da konuşmalardan kaçınma

2- Travmayı hatırlatan yerlerden ya da kişilerden uzak durma

3- Travmanın önemli bir yönünü hatırlayamama

4- Önemli etkinliklere ilgi azalması

5- İnsanlardan uzaklaşma, yabancılaşma

6- Duygulanımda kısıtlılık

7. Bir geleceği kalmadığı düşüncesi

D. Artmış uyarılmışlık belirtileri

1-Uykuya dalmakta ve sürdürmekte güçlük

2-İrritabilite ve öfke patlamaları

3- Konsantrasyonda zorluk

4- Hipervijilans

5- Aşırı irkilme tepkisi

E. Belirtilerin 1 aydan uzun sürmesi ve işlevselliğin bozulması.

Travma Türleri

Ölüm, ciddi yaralanma, cinsel yönden şiddete uğrama ya da maruz kalma ya da bunlarla ilgili tehditle karşılaşma olarak tanımlanırken travmayla karşılaşmanın aşağıdaki yollardan biri aracılığıyla olmasını öngörmektedir.

a- Travmatik yaşantıyı bizzat deneyimleme

b- Başkalarının deneyimlerine bizzat şahit olma

c- Aile üyelerinden ya da yakın arkadaşlardan birinin başına gelen ölüm ya da ölüm tehdidini öğrenme

d- Ağır Travmatik olayların itici ve rahatsız edici detaylarına tekrarlayıcı biçimde maruz kalma (beden parçalarını toplama durumunda kalan kişiler ya da görevi gereği bunlara sıklıkla maruz kalanlar gibi)

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Tepkileri

Yaşanan durumun (olağanüstü) olarak algılandığı bir olayda,  gösterilen stres  reaksiyonları anormal bir olaya verilen normal reaksiyonlardır.  Hemen akabinde verilen reaksiyonları değerlendirerek önemli bir psikolojik rahatsızlıkla karşı karşıya olunduğunu düşünülmesi yanlıştır.  Yapılan araştırmalarda birçok vakada orta şiddette stres tepkileri herhangi bir müdahale yapılmadan 6 16 ay içinde ortadan kalkabilmektedir.

 Fiziksel Tepkiler

 Normal stres tepkileri vücudumuzda sempatik ve parasempatik sinir sisteminden ortaya çıkar. Sempatik sinir sistemi tehlike algılandığında devreye girer. Bedeni tehlikeli durumdan kaçmaya veya tehlikeyle savaşmaya hazırlar. Bunun sonucunda kalp atışları ve nefes alıp verme hızlanır, terleme görülür sindirim sisteminde hareketlenme olur, kaslarda gerginlik yorgunluk vücudun değişik yerlerinde ağrı mide ve bulantısı oluşur. Tehlike ortadan kalktıktan sonra ise parasempatik sinir sistemi devreye girer; sempatik sistem vücutta ortaya çıkardığı değişiklikleri geri dönüştürür  ve beden aktivitelerinin normale dönmesini sağlar.

Duygusal Tepkiler

Psikolojik travma durumunda yoğun stres sonucu ortaya çıkan duygusal tepkiler eğer ilk  iki hafta  gözleniyorsa normal karşılanmalıdır. İlk iki haftadan sonra eğer bu duygular varlıklarını ve yoğunluklarını korurlarsa bu, muhtemel bir psikolojik soruna işaret edebilir.

Bilişsel Tepkiler

 Strese verilen bilişsel tepkiler duygusal tepkiler ile ilgilidir. Verilen bilişsel tepkiler hem olayla hem de verilen fiziksel ve duygusal tepkiler nedeniyle ortaya çıkabilir. Bu tepkiler şaşkınlık, dalgınlık mekan veya zaman,  oryantasyonda güçlük, hafıza problemleri ve kafa karışıklığı olarak özetlenebilir.

Kişilerarası Tepkiler

 Aşırı stres durumlarında evde, okulda veya işte arkadaşlık eş ve ebeveynlik ilişkilerinde ortaya çıkan bir takım belirtilerden söz etmek gerekir. İlişkilerde gözlenen bu değişiklikler güvensizlik, tedirginlik artan çatışma eğilimi içe kapanma, yalnız kalma, kendine reddedilmiş ya da terk edilmiş sanma,  uzaklaşma, ön yargılı olma ve kontrol etme ihtiyacında artış olarak gruplanabilmektedir.

Travmatik Olaydan Sonra Yaşanan Normal Anksiyete ve TSSB Arasındaki Fark

Normal anksiyete;bir trafik kazasından sonra korkutucu düşünceler veya görüntüler, uyumakta ve konsantre olmakta güçlük çekmek. Aynı zamanda kazadan günler ve haftalar sonra tedirgin ve sinirli hissettikten sonra normale dönmek. Birisinin aniden ölümüne şahit olduktan sonra yalnız kalmak istemek, olayla ilgili insanlardan ve mekânlardan uzak durmayı tercih etmek, aile ve arkadaşlar olan etkinliklere katılmak istememek. Bu durumun süresinin birkaç haftayı geçmemesi beklenir. Yaşamı tehdit eden olaylardan sonra korkmak ve öfkeli olmak normal anksiyete belirtileri olarak görülmektedir.

Travma sonrası stres bozukluğunda ise; trafik kazasından sonra, kaza ile ilgili sürekli kronik, rahatsız edici, beklenmedik anılar, görüntüler (flashback) veya kabuslar görmek; travma geçtikten uzun süre sonra aniden duyguların taşması. Kaza anını tekrar tekrar yaşıyor gibi olmak.  Ne olursa olsun, ölen kişiyi hatırlatan her şeyden, herkesten uzak durmak, her şeye karşı ilgisiz olmak ve aile / arkadaşlardan aylar ve yıllarca uzak durmak.  Doğal afetlere şahit olduktan sonra bile ciddi ve tekrarlayan sinirlilik, tedirginlik hali, uykusuzluk ve dikkat kaybı yaşamak.

Tedavi Yöntemi

Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi bireyin hayatı üzerinde bir kontrol duygusu kazanmasına yardımcı olmayı hedefler. Öncelikli olarak kullanılan tedavi yöntemi psikoterapidir ve buna destek olması için ilaç tedavisinden de faydalanılması mümkündür. Bu tedavi yöntemlerine birleştirmek bireyin semptomları ile başa çıkma becerisini geliştirmesine, belirtilerin tekrar ortaya çıkması durumunda bunlarla baş etme yollarını öğrenmesine, anksiyete depresyon gibi travmatik deneyimler ile ilgili diğer sorunların tedavisinde,  alkol ve uyuşturucuların kötüye  kullanımından kaçınmasına (işlevsiz davranışlar) yardımcı olacaktır. Travma sonrası stres bozukluğu tedavisinde öncelikli olarak kullanılan yöntem bilişsel davranışçı terapi yöntemidir. Bireyin takılı kaldığı düşünme yollarını yani bilişsel kalıpları kendisiyle veya travmtik şeylerin tekrar olma riski ile ilgili olumsuz inançları tanımasına yardımcı olmaktadır. Bu süreçte  bilişsel terapi genellikle exposure tedavisi bireyin korkutucu bulduğu durumlar, anılarla güvenli bir şekilde yüzleşmesi de yardımcı olacaktır. Bu sayede birey onlarla etkili bir şekilde baş etmeyi öğrenebilir ve olayları tekrar tekrar yaşayan ve kâbuslardan etkilenen bireyler için etkili bir yöntemdir. Aynı zamanda kullanılan bir  diğer tedavi yöntemi ise  EMDR,  yani göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme travma sonrası stres bozukluğu tedavisi için kullanılan etkin ve güçlü bir psikoterapi yaklaşımıdır. EMDR bilişsel davranışçı terapi tarafından uygulanan bir yöntemdir göz hareketleri ile beynin her iki yarım küresinin uyarılması ve başvuran kişiye rahatsız eden bellek ve duyguları yoğunlaşmayı amaçlamaktadır. EMDR, bireyin travmatik anıları işlemesine, bunlara nasıl tepki verdiğini değiştirmesine yardımcı olan bir dizi göz hareketini rehber yardım ile birleştirmektedir. Tüm bu yaklaşımlar ise bireyin travmatik bir olaydan sonra ortaya çıkan kalıcı korkuyu kontrol etmesine yardımcı olmaktadır.

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı